TR EN AR FA
 

Mücbir Sebebin Vergi Usul Kanununa Göre Kapsamı ve Mükelleflere Covid-19 Salgını Çerçevesinde İdare Tarafından Sağlanan Kolaylıklar

I. 213 Sayılı Vergi Usul Kanununda Mücbir Sebep

Vergi Usul Kanununda “mücbir sebep” tanımı bulunmamaktadır. Kanun koyucu tanım yapmak yerine mücbir sebep oluşturacak birkaç hal sayıp maddenin sonuna “gibi nedenler” ifadesini kullanarak kapsamının genişletebileceğini vurgulamıştır.

Vergi Usul Kanununun 13. Maddesini irdelediğimizde, şu olayların meydana gelmesi halinde vergi ödevlerinden herhangi birinin yerine getirilememesi mücbir sebep olarak tahdidi olmayacak şekilde sayılmıştır:

1) Ağır kaza, ağır hastalık ve tutukluluk;

2) Yangın, yer sarsıntısı ve su basması gibi afetler;

3) Kişinin iradesi dışında vukua gelen mecburi gaybubetler;

4) Sahibinin iradesi dışındaki sebepler dolayısıyla defter ve vesikalarının elinden çıkmış bulunması; gibi hallerdir.

Kanunun lafzından anlaşılacağı üzere Vergi Hukuku bakımından bir olayın mücbir sebep sayılıp sayılmayacağı hususu bunun niteliğini inceleyerek araştırılacaktır. Vergi hukuku bakımından mücbir sebep; vergi mükelleflerinin, vergi sorumlularının ve ceza muhataplarının isteseler dahi hiçbir biçimde kendi çabaları ve iradeleriyle önüne geçemeyecekleri, oluşunu ve sonuçlarını engelleyemeyecekleri doğal veya yapay durumlardır.[1] Diğer bir ifadeyle maddi hayatta meydana gelen bir olayın hukuka yansımasıdır. Danıştay ise bunu “sezilemeyen ve karşı konulamayan olay” olarak ifade etmiştir.[2]

Vergi Usul Kanununun 15. Maddesinde Hazine ve Maliye Bakanlığına verilen yetki çerçevesinde mücbir sebep sayılan haller nedeniyle bölge, il, ilçe, mahal veya afete maruz kalanlar itibarıyla mücbir sebep hali ilan etmeye ve bu sürede vergi ödevlerinden yerine getirilemeyecek olanları tespit etmeye yetkili olduğu hükme bağlanmıştır. Gündemimizi meşgul eden, Dünya Sağlık Örgütü tarafından “pandemi” ilan edilen Covid-19 salgınının bu anlamda mücbir sebep olarak anılması Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından uygun görülmüştür.

Aynı kanunun 111. Maddesinde ise Hazine ve Maliye Bakanlığının, mücbir sebep hali ilan edilen yerlerdeki mükelleflerin, anılan Kanun kapsamında olup ödeme süresi afet tarihinden sonraya rastlayan her türlü vergi, ceza ve gecikme faizleri ile anılan Kanunun 15 inci maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca verecekleri beyannamelere istinaden tahakkuk ettirilen vergilerin ödeme sürelerini, vadelerinin bitim tarihinden itibaren azami bir yıl süreyle uzatmaya yetkili olduğu hüküm altına alınmıştır.

Bu çalışmada, Bakanlığın bu yetkilerini kullanarak mükelleflerin vergi yükümlülüklerini mücbir sebep dolayısıyla yerine getirememelerinden mağdur olmamaları için aldığı önlem ve kararlara değinilecektir.

II. 518 Sıra Numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği

a. Tebliğin Konusu

Gelir İdaresi Başkanlığının yayımladığı, dünyaya yayılmış olan ve ülkemizde de vaka sayısının arttığı Covid-19 virüsü kapsamında alınan tedbirlerden etkilenen mükelleflerin, mücbir sebep hükümlerinden faydalanmaları hakkındaki tebliğdir.

b. Faydalanan Mükellefler ve Kapsamı Altına Alınan Beyannameler

Tebliğ aşağıda yer alan vergi mükellefi kategorilerini kapsamaktadır;

- ticari, zirai ve mesleki kazanç yönünden gelir vergisi mükellefiyeti bulunanlar. Buradaki meslek gruplarına örneğin serbest muhasebeci ve yeminli mali müşavirler, avukatlar, yazılımcılar gibi çeşitli meslekler girmektedir. Bu kişilerin sadece 3 dönem ve muhtasar ve KDV beyannameleri değil, bütün beyannameleri ertelenmeden faydalanmaktadır.

- Salgından doğrudan etkilenen ve ana faaliyetleri itibarıyla (bkz. Aşağıda yer alan Ana Faaliyet Alanının Tespiti başlığı) alışveriş merkezleri dahil perakende, sağlık hizmetleri, mobilya imalatı, demir çelik ve metal sanayii, madencilik ve taş ocakçılığı, bina inşaat hizmetleri, endüstriyel mutfak imalatı, otomotiv imalatı ve ticareti ile otomotiv sanayii için parça ve aksesuar imalatı, araç kiralama, depolama faaliyetleri dahil lojistik ve ulaşım, sinema ve tiyatro gibi sanatsal hizmetler, matbaacılık dahil kitap, gazete, dergi ve benzeri basılı ürünlerin yayımcılık faaliyetleri, tur operatörleri ve seyahat acenteleri dahil konaklama faaliyetleri, lokanta, kıraathane dahil yiyecek ve içecek hizmetleri, tekstil ve konfeksiyon imalatı ve ticareti ile halkla ilişkiler dahil etkinlik ve organizasyon hizmetleri sektörlerinde faaliyette bulunanlar,

- İçişleri Bakanlığınca alınan tedbirler kapsamında geçici süreliğine faaliyetlerine ara verilmesine karar verilen işyerlerinin bulunduğu sektörlerde faaliyette bulunan mükellefler: yüzme havuzu, hamam, kaplıca, spor, oyun ve düğün salonu, berber ve kuaför gibi işyerlerinin bulunduğu sektörlerde faaliyetlerde bulunanlar.

Bu kişiler, 27/04/2020 tarihine kadar verilmesi gereken Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamelerini ve Katma Değer Vergisi Beyannameleri 27/07/2020 Tarihine ve bunlara istinaden tahakkuk eden vergilerin ödeme süresi 27/10/2020 Tarihine;

27/05/2020 tarihine kadar verilmesi gereken Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamelerini ve Katma Değer Vergisi Beyannameleri 27/11/2020 Tarihine ve bunlara istinaden tahakkuk eden vergi ödeme süresi 27/11/2020 tarihine;

26/06/2020 tarihine kadar verilmesi gereken Muhtasar ve Prim Hizmet Beyannamelerini ve Katma Değer Vergisi Beyannameleri ise 27/07/2020 tarihine ve bunlara istinaden tahakkuk eden vergi ödeme süresi 28/12/2020 tarihine kadar uzatılmıştır.

Yukarıda bulunan mükellef kategorileri dışında, 65 yaş üstünde olan veya kronik hastalığı bulunması hasebiyle 22/03/2020 tarihi itibariyle sokağa çıkmaları yasaklanan mükellefler de, bu yasak ortadan kalkana kadar mücbir sebep halinde oldukları kabul edilecektir. Bu müvekkiller bakımından mücbir sebep sokağa çıkma yasağı devam ettiği sürece devam edecektir. Sokağa çıkma yasağının ortadan kalkmasını takip eden 15. (onbeşinci) güne kadar bu kişiler bakımından beyanname verme ve tahakkuk eden vergileri ödeme süresi de Tebliğ ile uzatılmıştır.

c. Ana Faaliyet Alanının Tespiti

Ana faaliyet alanlarının tespiti için vergi dairesi kayıtlarındaki ana faaliyet kodu dikkate alınacaktır. Bu mükelleflerin ana faaliyet konuları yanında başka faaliyetlerde de bulunmaları, mücbir sebep uygulamasına engel oluşturmayacak. Mükellefin vergi dairesi kayıtlarındaki ana faaliyet kodu yukarıda sektörler arasında bulunmamasına rağmen bu sektörlerden herhangi birisinde fiilen iştigal ettiğini ispat ve tevsik edenlerin fiilen iştigal ettiği ana faaliyet alanı dikkate alınacaktır.

III. “İade Katma Değer Vergisi” Sorunu

Mükelleflere idarece bu kolaylıkların sağlanması toplum sağlığı ve güvenliği açısından gerekli ve yerinde olmuştur. Ancak yeni karşılaşılan bir salgına karşı alınan önlemler olduğundan, bu önlemlerin de kendi içlerinde hukuk dünyasında bazı sonuçlar doğurmaktadır. Örneğin mükelleflerin Katma Değer Vergisi beyannamelerinin verilme süresi uzatıldığında, acaba KDV iadesi olan mükelleflerin durumu ne olacaktır sorusuyla karşı karşıyayızdır.

Hazine ve Maliye Bakanlığının bu konuyla ilgili henüz bir düzenlemesi yoktur, bu yeni tedbirler karşısında bazı düzenlemelerin resmi makamlarca açıklanması gereksinimi ortaya çıkmıştır. Ancak kanımızca tacir mükelleflerin nakit akışının sağlanması açısından vergi iadelerinde herhangi bir sorunun çıkmaması gerekmektedir; bu kişiler sürenin sonunu beklemeden beyannamelerini verebilecekleri düşüncesindeyiz.

IV. Kurumlar Vergisi Hakkında

Her ne kadar 518 Sıra Numaralı Tebliğ ile sözü geçen mükellefler bakımından mücbir sebep ilam edilip vergi yükümlülükleri ertelenmişse de, bu çalışmanın yazımı olan 13 Nisan 2020 tarihi itibarıyla kurumlar vergisi ile ilgili henüz bir erteleme ilan edilmemiştir.

V. Yıllık Gelir Vergisi Hakkında

Hazine ve Maliye Bakanlığı yıllık gelir vergisi beyannamelerinin de 30 Nisan 2020 tarihine kadar uzatıldığını bildirmiş durumdadır.

VI. Ekonomik İstikrar Kalkanı Programı

Korona Virüs salgınının ekonomik etkileri ile mücadele kapsamında Cumhurbaşkanımız 18 Mart 2020 tarihinde “Ekonomik İstikrar Kalkanı Programı” açıklamıştır. Burada yer almamızın sebebi ise Vergi Hukuku açısından da bazı kolaylıkların sağlanmış olmasıdır. Programın maddeleri aşağıdaki gibidir:

· Perakende, AVM, demir-çelik, otomotiv, lojistik, ulaşım, sinema, tiyatro, konaklama, yiyecek-içecek, tekstil-konfeksiyon ve etkinlik-organizasyon sektörleri için muhtasar ve KDV tevkifatı ile SGK primlerinin Nisan, Mayıs ve Haziran ödemelerinin 6 ay ertelenmesi;

· Konaklama vergisinin Kasım ayına kadar uygulanmaması;

· Otel kiralamalarına ilişkin irtifak hakkı bedelleri ve hasılat payı ödemeleri Nisan, Mayıs ve Haziran ayları için 6 ay ertelenmesi;

· İç havayolu taşımacılığında 3 ay süreyle KDV oranının %18’den %1’e düşürülmesi;

· Covid-19 salgınıyla ilgili tedbirlerden etkilendiği için nakit akışı bozulan firmaların bankalara olan kredi anapara ve faiz ödemelerinin asgari 3 ay ertelenmesi ve gerekirse ilave finansman desteği sağlanması;

· İhracattaki geçici yavaşlama sürecinde kapasite kullanım oranlarının korunması amacıyla ihracatçıya stok finansmanı desteği verilmesi;

· Bu dönemde işlerinin olumsuz etkilendiğini beyan ederek talepte bulunan esnaf ve sanatkârların Halkbank’a olan kredi borçlarının Nisan, Mayıs ve Haziran anapara ve faiz ödemelerinin 3 ay süreyle ve faizsiz olarak ertelenmesi;

· Kredi Garanti Fonu limitinin 25 milyar liradan 50 milyar liraya çıkartılması, kredilerde öncelik gelişmelerden olumsuz etkilendiği için likidite ihtiyacı oluşan ve teminat açığı bulunan firmalar ile KOBİ’lere verilmesi;

· Vatandaşlar için uygun ve avantajlı şartlarda sosyal amaçlı kredi paketlerinin devreye alınması;

· 500.000 TL’nin altındaki konutlarda kredilendirilebilir miktar %80’den %90’a çıkarılıp peşinatın %10’a düşürülmesi;

· Koronavirüs etkisiyle Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında temerrüde düşen firmaların kredi siciline “mücbir sebep” notunun düşülmesi;

· Asgari ücret desteğinin devam etmesi;

· Mevzuattaki esnek ve uzaktan çalışma modellerinin daha etkin hale getirilmesi;

· Kısa çalışma ödeneğinin devreye alınması;

· En düşük emekli maaşının 1.500TL’ye yükseltilmesi;

· Emeklilerin bayram ikramiyesinin Nisan ayında ödenmesi;

· Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığının belirlediği kriterlere göre ihtiyaç sahibi ailelere yapılacak nakdi yardımlar için ek 2 milyar liralık bir kaynağın ayrılması;

· İstihdamdaki sürekliliği temin etmek için 2 aylık telafi çalışma süresinin 4 aya çıkarılması;

· Tek başına yaşayan 80 yaş üstü yaşlılar için sosyal hizmet ve evde sağlık hizmetlerinden oluşan periyodik takip programının devreye alınması.



[1] Ahmet Erol, “Mükellef Hakkı Olarak Mücbir Sebepler Ve Sonuçları”, TBB Dergisi 2012, S. 201.

[2] Danıştay 11. Daire, 29.06.2007 tarih, 2005/1353 E., 2007/6248 K. Sayılı Kararı.


#covid-19
Yol Tarifi